Genel Müdürümüz Güldal: “Türkiye Hububat Arz Güvenliğinde Güçlü Konumunu Koruyor”

Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürümüz Ahmet Güldal, tarım ve gıda sektörünün stratejik önemine vurgu yaparak Türkiye’nin hububat arz güvenliğinde güçlü bir konumda olduğunu belirtti.

27 Ekim 2025’te, Dünya Gıda Günü etkinlikleri kapsamında Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Tarımsal Strateji ve Politika Geliştirme Merkezi (TARPOL) tarafından düzenlenen “Küresel Gıda Arz Güvenliğinde Türkiye’nin Rolü” paneli Ankara’da gerçekleştirildi. Panele; akademisyenler, kamu kurumlarının üst düzey temsilcileri, özel sektör temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve tarım-gıda sektörünün çeşitli paydaşları katılım sağladı.

“Hububat ürünleri, Gıda Güvenliğinin Kalbinde Yer Alıyor”

Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürümüz Ahmet Güldal, panelde yaptığı sunumda hububat ürünlerinin gıda güvenliğinin merkezinde yer alan stratejik ürünler olduğuna dikkat çekti.

Güldal konuşmasında, “Türkiye’nin konumu hem ihracat potansiyeli hem de transit ticaret açısından küresel arz güvenliği için büyük önem taşıyor. Ülkemiz, coğrafi avantajı, devlet desteği ve üreticilerimizin alın teri sayesinde tarımda dünya genelinde öne çıkıyor,” ifadelerini kullandı.

2025/26 Sezonu Değerlendirmesi: Üretimde Rekor Beklentisi

Genel Müdürümüz, 2025/26 sezonuna dair değerlendirmelerde bulunarak, dünyada hububat üretiminin rekor seviyelere ulaştığını ve bu dönemde özellikle buğday, arpa ve mısırda yüksek üretim beklentisi olduğunu aktardı. Türkiye’nin ekmeklik buğdayda ilk 10, makarnalık buğdayda ise ilk üç ülke arasında yer aldığına dikkat çekti. Ayrıca, buğday ihracatında son yıllarda önemli bir konum elde edildiğini ve ana alıcıların ağırlıklı olarak Afrika ve Asya ülkeleri olduğunu belirtti.

Üretimde Artış Eğilimi Sürüyor

Küresel iklim değişikliğinin tarımsal üretimi etkileyen önemli bir unsur olduğuna işaret eden Güldal, aşırı hava olayları ve sıcaklık artışlarının verim ve ekiliş takvimini doğrudan etkilediğini söyledi. Türkiye’de hububatın büyük kısmının kuru alanda yetiştiğini hatırlatan Genel Müdürümüz, bu nedenle yağış takibinin ve fenolojik raporlarının kritik öneme sahip olduğunu vurguladı.

Genel Müdürümüz Güldal, Türkiye’de hububat üretiminin son yıllarda dalgalanmalar gösterse de üretimde genel artış eğiliminin sürdüğünü, buğday ve arpa rekoltelerinde bazı kayıplar olmasına rağmen mısır üretiminin istikrarlı seyrettiğini ifade ederek, “Yeni sezon alımlarımızda üretici ve üretim sürdürülebilirliği önceliğimiz. Verdiğimiz fiyatlar üreticilerimiz tarafından memnuniyetle karşılanıyor,” dedi.

“Stratejik Ürünlerde Sürdürülebilirlik Önceliğimiz”

Genel Müdürümüz, Kurumumuzun depolama kapasitesi ve modern depoculuk altyapısı ile lisanslı depoculukta öncü rol oynadığını hatırlatarak 14 milyon ton kapasiteye ulaşan lisanslı depolarda ürün güvenliğinin sağlandığını ve ELÜS sistemiyle alımların etkin şekilde yürütüldüğünü aktardı.

Güldal, dış ticaret ve stok yönetimine ilişkin değerlendirmesinde “TMO olarak hem ulusal hem de küresel gıda güvenliğini destekleyecek şekilde stoklarımızı yönetiyoruz ve olağanüstü koşullara hazırlıklıyız” dedi.

Genel Müdürümüz, stratejik ürünlerde sürdürülebilir üretimin temel öncelikleri arasında yer aldığını vurgulayarak, “Ülkemiz, kurumsal deneyim ve adaptif kapasitemizle gereken tedbirleri ivedilikle hayata geçiriyor. Paydaşlarımızla ortak akıl ve iş birliği içinde, ülkemizin başarı hikâyesini büyütmeye devam edeceğiz.” diyerek konuşmasını tamamladı.

TMO